Tarımsal üretimde birim alandan daha fazla ve kaliteli verim almak amacıyla gerek üretim tekniklerinde gerekse makineli tarımda tarımsal faaliyetlerin önemli ivme kazandığı bilinmektedir. Verim artışının sürdürülebilirliği ise ancak doğaya zarar vermeyecek şekilde eldeki kaynakların bilinçli olarak kullanılması ile mümkündür. Bu kapsamda, hububat tarımında hasadı takiben toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik yapısına ve çevreye vereceği zarar göz önüne alınarak, anız yakılmasının önlenmesi yönünde gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Anız yakma sonucu karşılaşılan zararlar:
1-Anız Yangınları ile “Toprağa Verilen Zararlar":
a-Anızın yakılması ile topraktaki organik madde yakılarak yok edilmektedir. Zaten organik maddece fakir olan topraklarımızda bitkisel bir artık olan anızın yakılması ile organik madde giderek yok edilmektedir.
b-Sap ve anızın yakılması ile bitki büyümesini teşvik eden karbon ve azotun kaybı da artmaktadır.
c-Anız yakılmasının diğer bir zararı toprak yüzeyinde bulunan mikroorganizmaların ölmesidir.
d-Anızların yakılmasının en önemli zararlarından biriside, toprağı su ve rüzgar erozyonuna daha hassas bir duruma getirmesidir.
2-Anız Yangınları İle “Çevreye-Ekonomiye ve Ülke Turizmine Verilen Zararlar":
a-Yanan anızların çıkardığı duman, koku ve isin verdiği zararlar,
b-Anız yakılması ile hasat edilmeyen ekili ürünlerin, bağ, bahçe ağaçları ve yabani hayvanların, yuva ve yavrularının yakılması, yaşama ortamlarının yok edilmesi,
c-Anızların yakılması sonucu oluşan duman nedeniyle karayollarında görüş mesafesinin azalması ve zayıflaması neticesinde trafik kazalarının meydana gelmesi,
d-Hasat edilemeyen ürünlerin yanması,
e-Tarım alet ve ekipmanları ile muhtelif iş makinelerinin yanması,
f- Sulama tesisi ve ekipmanlarının tahribi,
g-Yerleşim birimlerinde yangın tehdidi,
h-Haberleşme ile iletişim hatlarının zarar görmesi,
i-Hayvan otlatma alanlarının yok olması,
j-Tarih ve tarih öncesine ait höyük, ören, tapınak gibi turizm yerlerinin zarar görmesi,
3-Anız Yangınları İle “Ormanlara" Verilen Zararlar:
Günümüzde anız yakmanın görünen en büyük zararı, orman yangınlarına neden olmasıdır. Ormanlarımızın kıyısında olan buğday ve arpa tarlaları bu bakımdan büyük riskler taşımaktadır. Ülkemizde her yıl anız yangınları ile yakılan ve canlılar için yaşam kaynağı olan oksijen üreticisi binlerce dönüm ormanımız yanarak kül olmaktadır.
Anız yakılmasının engellenmesi ile tarım topraklarında faydalı mikroorganizmaların ölmesinin engellenmesi, toprak erozyonu ve verim kaybı gibi olumsuzlukların ortadan kaldırılması, çevredeki ağaç, çalı ve toprak üstü canlılarla, henüz hasat edilmemiş tarladaki ürünlere zarar verilmemesi, havanın kirlenmemesi, anız artıkları ile beslenen yaban hayvanlarının ölmelerine ve doğal dengenin bozulmasına engel olunması ve arazi üzerinde bulunan enerji iletim ve haberleşme hatlarının zarar görmelerinin önlenmesi vb. amaçlanmaktadır.
Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı anız ve yol kenarlarındaki kuru otları yakmak yanlış ve kanunen yasaktır.
-Yasaklara uymayanlar hakkında ilgili kurumlarca 2872 Sayılı Çevre Kanununun ilgili hükümleri doğrultusunda cezai işlem uygulanacaktır.
Buğday, Arpa, Çavdar, Yulaf vb ekili alanlarda hasat yapıldıktan sonra arta kalan Anızların Yakılması Isparta İli Orman Yangınları ile Mücadele Komisyonunun aldığı karar ve 2024/2 sayılı Anız Yangınlarının Önlenmesi konulu Valilik Tebliği doğrultusunda kesinlikle yasaklanmıştır. Ormanlara 4 km mesafede ve 6831 sayılı Orman Kanunu 31 ve 32. Maddeleri kapsamına giren Köy hudutları içinde anız ve benzeri bitki örtüsünü yakanların 1 yıldan 3 yıla kadar hapis (110-2) ve adli para cezası ile cezalandırılacağı, ayrıca 2872 sayılı Çevre Kanunun 20. maddesinin l. bendi gereğince ''Bu kanunun ek-l. maddesinin (c) bendine aykırı olarak anız yakanlara her dekar için 386,79 TL idari para cezası verilir. Anız yakma fiilinin orman ve sulak alanlara bitişik yerler ile meskun mahallerde işlenmesi durumunda ceza 5 kat artırılır'' hükmü uygulanacaktır.
ANIZLARI YAKMAYALIM, YAKANLARI UYARALIM.